Bir cheerleader, antrenöründen oyun öncesi tavsiyeler arar, beklenmedik bir karşılaşmaya yol açar. Konuşmaları, arzuladıkları tutkulu bir karşılaşmayla sonuçlanan ateşli bir karşılaşmaya dönüşür.
Sahne baştan çıkarıcı bir cheerleader ile açılıyor, ekrandan gençlik cazibesi yayılıyor.O kenarda, hevesle takımlarının çok önemli futbol oyununu bekliyor.Koçu, yaşlı, tecrübeli bir adam, onun sinirli ama heyecanlı tavırlarını fark ediyor.Ona bir numara oynamaya karar vererek, istediği herkesi sikebileceğine dair onu temin ederek, oyun sırasında istediği her an, oyun başlıyor ve kalabalığın kükremesi ve adrenalin hücumunun arasında, cheerleaterlerin koçların kışkırtıcı sözlerinin altında engelleri parçalanıyor. Sahada cinsel aktiviteye girme düşüncesi, oyunun kaosunun ortasında, karşı konulmaz bir fantezi haline gelir.Oyun doruk noktasına ulaştıkça ponpon kızların isteği artıyor.Sahaya dart oluyor, beklenti ve heyecanla kalbi sikişiyor.Koç, gözünde haylaz bir parıltı ile ona katılıyor ve birlikte, tezahürat yapan kalabalığa ve terk edilmiş futbol oyununa aldırış etmeden tutkulu bir karşılaşmaya giriyorlar.Bu karşılaşma, cheerleader için yeni bir özgürlük, koçların cüretkar vaadinin bir vasiyetidir.